Macun Mahallesi 179. Sok. No: 8/13 Yenimahalle / ANKARA info@gidamuhendisleribirligi.com 0(532) 237 69 02
Yerli  Bir Ürünümüz Geri Çağrıldı

Yerli Bir Ürünümüz Geri Çağrıldı


 BEYPAZARI DOĞAL MADEN SULARININ  İSVİÇRE (AB) İÇME SULARI TEBLİĞİ  YASAL BOR LİMİTİNİ AŞMASI GEREKÇESİ İLE  BİR PARTİSİ MARKET RAFLARINDAN TOPLATILDI GMB GN. BŞK FATİH EFE YAZDI



Haber;

İsviçre Federal Gıda Güvenliği ve Veterinerlik Bürosu (FSVO) 7 yıldır İsviçre market raflarında satışta olan Peypazarı Doğal Maden Sularını AB. İçme suları yasal limitleri üzerinde Bor minerali çıkması sebebi ile geri  çağırma kararı aldı (Nisan 2024). Bu karar Beypazarı Doğal Maden Suyu 14.12.2023 üretim ve 14.02.2025 SKT’li 0940.4 parti numaralı ürünler için geçerli olduğunu belirtti.

              Bilindiği üzere doğal maden suları mevsim ve yağışlardan etkilenerek içindeki mineral oranları değişiklik arzedebilir. Beypazarı Doğl Maden Sularının geri çağırdığı ürünler yukarıda belirtilen parti için geçerlidir.

              Bor İle İlgili Paremetreler;

              Küresel çaplı bazı kuruluş ve ülkelerin içme suyu Bor limitleri;

              WHO : 2,4 Mg./Lt.

              AB: 1 Mg./Lt. (İsviçre)

              ABD Çevre Koruma Ajansı : 5 Mg./Lt.

              Avustralya Ulusal Sağlık Ve Tıp Araştırma Konseyi : 4 Mg./Lt.

              Bor’un İnsan Beslenmesi ve Sağlığı Açısından Önemi;

              Dünya Sağlık Örgütü  yetişkin sağlıklı bir insanın beslenme yoluyla  1–13 Mg./Gün bor alabileceğini kararlaştırılmıştır. Limit İnsan kilosu yaşı ve cinsiyetine göre değişir. Bor her yerde bulunduğundan günlük ihtiyaç özellikle kabuklu meyve,  sebze ve baklagillerden rahatça karşılanabilir. Bor canlı beslenmesinde muhakkak gerekli bir mikro elementtir. Prostat kanserini önlediği yönünde olumlu sonuçlar bulunmuştur.(Müezzinoğlu 2008) Beyin ve zihinsel fonksiyonlar için faydalı olurken vücudun D vitamini ve bazı vücut minerallerin vücutta düzenlenmesinde rol almakta Ca ve Mg’un azalmasını önleyerek kemik yapısını korumaktadır. Ülkemizde ve dünyada yapılan pek çok araştırmada borun kısırlığa yol açmadığı sonucuna varılmıştır.(Korkmaz 2007). Beslenme harici bor işçilerinin bor tozuna maruz kalmasından kaynaklı sperm sayısında düşüklük, cinsel hayatında gerileme olduğu iddia edilmektedir. Bu yalnızca iddiadır ve beslenme ile alakalı bir durum değildir. Tabiî ki her mineral ve elementte olduğu gibi borun da fazlası toksik etki yapar. (Bor’un İnsan Beslenmesi ve Sağlığı Açısından Önemi Ayten DEMİRTAŞ Ata. Uni. ZF. Toprak Bölümü, 25240-Erzurum Geliş Tarihi: 04.10.2010, Kabul Tarihi: 05.11.2010)

 

Değerlendirme;

              Yukarıda görüldüğü üzere Ülkeler ve bazı organizasyonlar arasında da gıdalar hususunda sağlığa etki edecek parametre limitlerinde  fikir birliği ve  bir standart yok. Ülkeler kendi hassasiyet, imkan, içinde bulundukları ekonomik ve kültürel şartlara göre limitleri belirlemiş görünmekte. İsviçre gıda kalitesi ve güvenliği üst düzey olan bir ülkedir  ve toleransları da o ölçüde katıdır. Ülkemizin de bu hassasiyette olması lazım ancak ekonomik durum, rekabet ve özellikle Gıda Güvenliği Kültürü açısından daha çok yol kat etmemiz gerekmektedir. İsviçre gibi ülkelerde uygulanan esas, kriter ve limitler  ülkemizde an itibari ile uygulanırsa en az  ve en iyi ihtimalle %60 işletme kayıt  veya onay belgesi alamaz, alsa da ürünlerin de sağlık parametreleri uygun çıkmaz. Dolayısıyla üretimler durdurulmak zorunda kalır. Şu an o standarda hazır mıyız? Elbette değiliz bu öz eleştirileri yapmamız gerekir. Bizlerin yerli markamıza destek vermemiz için Beypazarı Maden Suyu firmasından ne yapması beklenir? ürününü analiz edip bor miktarının 1 Mg./Lt nin altında  olduğunu ispatlaması gerekir.  İsviçre’nin standardı bu… Beypazarı Firması için çıkarılmadı ki bu limit. Dolayısı ile ‘’Vatan, Millet, Sakarya meselesi haline gelecek bir durum yok. İşin esası ülkemiz şartlarında Beypazarı kaliteli bir firma ki 7 senedir İsviçre pazarında yer almış. Ülkemizde üretilen gıdaların  %80’inin İsviçre raflarında yer alamayacağını düşünüyorum. Çünkü işin gerçeği bu ülke gerçekten sağlığa çok önem veriyor ve buna göre limitleri, kriterleri, standartları var.

Bu durumda ne yapmak gerekir diye soracak olursanız çok konu başlığı var ama bir an önce bu seviyeleri yakalamak için çalışmalara başlamak gerek. Öncelik ve özellikle ismi çok kez değişen Tarım Bakanlığı isminin başına yine GIDA getirilerek Gıda denince otorite olan Gıda Mühendislerine ivedilikle önem verilmelidir, ön plana çıkarılmalıdır. Bu liyakatle projeler üretmelidir. Firmalara destek, teşvik ve buna paralel yaptırımlar uygulanmalıdır. İşletmeler bilinçlendirilmelidir. Eğitimli teknik elemanlar ustalar yetiştirilmelidir.  Denetimler hakkı ile yapılmalı, sayısı artırılmalıdır. Gıda Firma üretimlerinde sevkiyatlarında, depolanmalarında ve Satışlarında klasik tabirle ‘’Tarladan Tabağa, Çiftlikten Çatala’’ her bir noktasında Gıda Güvenliği ve Hijyen kültürünün yerleştirilmesi gerekmektedir. Gıda ile ilgili sivil toplum teşkilatlarının fikirleri önemsenmeli ve bu STK.lar da projeler üretmesi gerekmektedir. Bu konular ile alakalı tebliğ, yönetmelikler çıkarılmalı hatta yasada efektif, uygulanabilir değişikliklere gidilmelidir.

              Sizlerden bu konu ile ilgili önerilerinizi bekliyoruz…

Fatih EFE

GMB Gn. Bşk